Main
Yapay Zeka'nin Emegi (I)
Yapay Zeka'nin Emegi (I)
Özgür Narin
5.0
/
5.0
0 comments
Birikim Dergisi,
Yapay Zeka'nın Emeği (I)
by
Özgür Narin
Marx’ın sürgün olarak yerleştiği Londra, Sanayi Devrimi’nin sonuçlarının boy göstermeye başladığı günleri yaşamaktadır ve makine üzerine teknolojik gelişmelerin ve bilimsel tartışmaların en yoğun olduğu yerdir. 1851’de dünyanın ilk uluslararası fuarında en yeni teknolojileri sergilemek için sırça köşk, “Kristal Saray” kurulacaktır. Makinelere karşı büyük öfkenin patlak yerdiği yılların ardından Çartist hareket de gerileme dönemine girmiştir. Büyük sanayinin, Andrew Ure’un deyişiyle “itaatsiz eller” için hizmete soktuğu makineler işlerini iyi yapmışlardır ve hizmete hazır yeni buluşlar Sırça Köşk’te sergilenmelidir. Oysa 1810’lar, makine kırıcıları olarak anılanların öfkeleriyle ve bu öfkeyi kırmak için 1820’lerde geliştirilen Otomatik Dokuma Tezgahı gibi buluşlar ile anılıyorlardı. Bilgisayarın ilk öncüllerinden biri de tam bu yıllarda Londra’da Charles Babbage ve Ada Lovelace tarafından tasarlandı.
Aynı şehirde yaşayan, büyük ihtimalle karşılaşmamış bu üç insan, makinenin geleceği ve makinenin sınırları, makinenin teknik ve toplumsal çözümlemesi üzerine önemli etkiler bıraktılar.
Babbage, çark ve dişlilerle işlem yapacak olan hesap makinesinin, işleyişini hassas biçimde bölebilmek için imalathanelerdeki işbölümünü teknik olarak inceleyerek makine ve imalat sanayi üzerine bir kitap yazmıştı. Geliştirdiği makinenin gelecekteki potansiyeli konusunda gelişkin ve öncü fikirlere sahipti, ama tarihsel ve toplumsal çözümlemesi ve sınırları konusunda Marx’ın çözümlemelerinden habersizdi.
Marx, sermaye kuramını geliştirirken makineleri anlamak için kapsamlı notlar tutmuş, Babbage’ın ünlü iktisat kitabını okumuş ve hem yararlanmış hem eleştirmiştir. Makine üzerine teknik analizi, sermaye birikimi ve sömürü kuramının dayandığı güçlü temel yüzünden makinenin gelişkin ve öncü bir toplumsal çözümleme ile birleştirmiştir. Ancak sıkı bir şekilde okuduğu Babbage’ın kitabının yazılış nedeni olan hesap makinesi ilgilenmemiş gözükmektedir. Dahası, bu hesaplamayı yapmak için gerekli olan farkların bölümlendiği işlemleri anlatan kitabın 19. bölümü, “Zihinsel Emeğin İşbölümü Üzerine” hiç anılmamaktadır.
Bu kesişme ve bu boşluklar makinenin gelişim ve bu gelişimin toplumsal çözümlemesi konusunda çok önemli ipuçları barındırmaktadır.
Comments of this book
There are no comments yet.